11 Ocak 2017 Çarşamba

ARALIK AYI OYUNLARI - KİTAPLARI

Aralık ayı içerisinde çok can sıkıcı şeyler yaşadım aslında. Hem sağdan soldan gelen bomba haberleri , hem ailevi , hem de özel hayatım canımı sıktı.
Fakat çareyi hep tiyatro ve edebiyatta bulmuşum sanki.
İnsana yaşadığını hissettiriyor bence tiyatro.

İlk oynum Cyrono De Bergerac .
İlk önce Yiğit Sertdemir 'in hastasıyım hayranıyım nasıl bir yetenektir. Nasıl şahane bir ses tonu , nasıl bir oyunculuktur. Tanrım döne döne izlerim kendisini.
Hayal-i Temsil'de izlemiştim.Burada ise devleşiyor , tek başına almış oyunu sırtına diğer karakterler çok önemli değil onun oyunculuğu karşısında. Geçen sezonun oyunu aslında ama bana şimdi fırsat oldu. Geçen sezonun oyunu olduğundan dolayı diğer oyuncularda çok rahatlık vardı ama Yiğit Sertdemir sanki o anda sahneye çıkmış gibiydi. Yine izlerim büyük ihtimalle . Oyunun bir de şöyle bir şarkısı var , ki defalarca dinledim.

Diğer oyunumuz Yangın Yerinde Orkideler .
Reşat Nuri Güntekin sahnesinde gittim .Yeni oyun .
Hikayeyi oyunu genel olarak sevdim fakat ne beni rahatsız etti bilmiyorum. Mesela Nebahat'i oynayan kız bi durmamış gibiydi . Eraslan Sağlam ise şahaneydi. Oyunun yazarının Caz merakını biliyorum galiba ondan oyunda caz müzik yoktu.
Lakin yine de müziklerini çok beğendim.

iki hafta bunu izledikten sonra şu yazımda belirttiğim Münaşaka oyununa gittim. Fazla detay vermeyeceğim. Sevdiklerim veya sevmediklerim ve Yılmaz Erdoğan bana kalsın gerisi sizde.

Sonrasında Sirke Tadında Böğürtlen Reçeli oyununu izledim. Bu da geçen sezonun oyunu yine Reşat Nuri Sahnesinde izledim. Oyunu ve oyuncuları çok beğendim , hele ikinci yarısı çok güzeldi.
Özellikle kostüm değiştirme sahneleri çok eğlenceliydi.
Oun değil ama Reşat Nuri Sahnesi'nde ne zaman oyun izlesem sinir krizleri geçiriyorum , ki bana göre en bombası burada yaşandı. Telefonuna cevap verip " Tiyatrodayım" diye biriyle aynı salonda oyun izledim.

Son olarak yılbaşından iki gün önce " Havalı Abi"lerin sahnesinde ani DOT'ta Nefesinizi Nasıl Tutarsınız oyununu izledim. Oyuncular ve diyaloglar çok hoşuma gitti. Fakat oyun ortada kaldı , biri gelip bunu kaldırsın diye bekledim. Çok uzun bir süre sonra Murat Daltaban'ı sahnede izlemek çok keyif vericiydi ama daha iyi oyunlar izledim.

Kitaplara gelirsek ;

Nermin Yıldırım 'ın Unutma Beni Apartmanı kitabını okudum. Ve gerçekten çok beğendim.Türkiye yakın tarihinin fonda olduğu çok keyifli bir kitaptı , kesinllikle politik bir şey yoktu lakin Tanrım o nasıl güzel öykü.

Bu kadar etkilenmişken yine beni etkileyeceğine emin olduğum bir yazar okuyayım dedim Kemal Varol .Haw kitabı kalmıştı bir tek , aslında sevdim. Ucunda Ölüm Var kitabının bazı sorularının cevabını  bulmak çok güzeldi. Tekrar Jar'ın geçtiği Arkanya'ya gitmek keyifliydi. Lakin Jar , hele ki Ucunda Ölüm var gibi dağıtmadı beni. Ucunda Ölüm Var halen daha başucu kitabım.